ADD Çorum Şubesi, Menemen'de Devrim Şehidi Kubilay'ın katledilmesinin 87.yıldönümü nedeniyle bir mesaj yayınladı
'TARİH HER ZAMAN KAHRAMANLARI HATIRLAR' DEVRİM ŞEHİDİ KUBİLAY'I SAYGI, MİNNET VE ŞÜKRANLA ANIYORUZ
Fethi Bey 17 Kasım 1930'da partinin denetiminden çıktığını görerek kurduğu partiyi kapattı. Partiyi ele geçirerek yenilikleri engellemeye ve halkı modernleşme girişimlerine karşı kışkırtmaya çalışan bazı çıkardığı gruplar harekete geçti. Manisa'da Mehdilik iddiasında bulunan Derviş Mehmet ve adamları İzmir'in Menemen İlçesi'ne geldi. Derviş Mehmet ve arkadaşları, 25 Aralık 1930 tarihinde, kendilerine taraftar toplamak amacı ile Camii çıkışında halka; İstanbul’un 70 bin kişilik halife ordusu tarafından kuşatıldığını söyleyip, halkı hükümet konağına doğru yürüyüşe geçirdiler olayın duyulması üzerine Menemen'de vatani görevine yapmakta olan Öğretmen Asteğmen Kubilay, emrindeki askerlerle olay yerine geldi. Derviş Mehmet ve beraberindekilerden dağılmalarını istedi. Ancak bu isteği isyancılar tarafından reddedildi. Bunun üzerine Kubilay, eğitim mermileriyle doldurulmuş silahlar taşıyan askerlerine isyancıları korkutmak amacıyla ateş emri verdi. Galeyana gelen isyancıların başı Derviş Mehmet "iman gücüne sahip olanlara kurşun işlemez" Kubilay'a saldırdı onu vahşice öldürüp kör bir bağ bıçağıyla kestikleri kafasını ellerindeki sancağın ucuna takıp sokaklarda dolaştırmaya başladılar. Olaya engel olmak isteyen Hasan ve Şevki isimli iki mahalle bekçisi de öldürüldü. Olayın duyulması üzerine çevreden yönlendirilen askeri birlikler süratle duruma hakim oldu. Katiller yakalandı ve bölgede sıkıyönetim ilan edilerek suçlular hak ettikleri cezaya çaptırıldı. Yapılan incelemeler olayın bölgesel olmadığını, organize bir şebekenin işi olduğunu ortaya koydu. Cumhurbaşkanı ve Başkomutan olarak orduya gönderdiği baş sağlığı mektubunda , " Büyük Türk Ordusu'nun genç subay ve cumhuriyetin öğretmenler topluluğunun değerli üyesi Kubilay'ın temiz kanı ile cumhuriyet yaşama yeteneğini tazelemiş ve güçlendirmiş olacaktır " dedi Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası'nın kurulmasıyla girişilen ilk çok partili yaşama geçiş deneyiminin Şeyh Sait Ayaklanmasını ile Serbest Cumhuriyet Fırkası girişiminin de Menemen Olayı ile sonuçlanması ülkede henüz gerçek anlamda demokrasinin kuruluşu için koşulların uygun olmadığını gösterdi. Çok partili hayata ancak 1945 yılında geçilebildi. Menemen'de yaşanan vahşi cinayetler Cumhuriyet'i " muhafaza ve müdafaa " zorunluluğunda olanların her an uyanık olması gerektiğini çok net biçimde ortaya koymuştur. . Biz Atatürkçü ve Cumhuriyetçiler Katledilişinin 87. yılında devrim şehidi Kubilay'ı saygı minnet ve şükranla anıyoruz. "Cumhuriyetin ilelebet payidar " kalacağına yürekten inanıyor, uyanık olunmaz, geçmişten gerekli ders çıkarılmaz ise yeni Derviş Mehmet'lerin her an harekete geçebileceklerini Türk Ulusu'na anımsatmayı görev sayıyoruz. ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ ÇORUM ŞUBESİ |
467 kez okundu |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |