Başta dozimetre ölçümleri olmak üzere radyoloji ünitelerinin kontrolleri konusunda hassasiyetle yaklaşılması gerektiğini ifade eden Çiftçi, açıklamasına şu şekilde devam etti:
“Cihaz modernizasyonları sağlanmalı, uygun havalandırma ve izolasyon ile birlikte yeterli fiziki çalışma koşulları oluşturulmalıdır. Çalışma koşullarının yanı sıra çalışma süreleri de radyoloji çalışanlarının sağlığı tehdit eden noktalardan birisidir.
Tam Gün Yasası ile tanı ve tedavi amaçlı radyasyon uygulamalarında görev yapan radyoloji çalışanlarının günlük mesai süreleri 5 saatten 7 saate çıkarılmıştır. Başta kanser olmak üzere radyasyona bağlı birçok ölümcül hastalığa yakalanma riskini artıran bu uygulama, Türkiye’nin taraf olduğu ”Radyasyonlara Karşı Korunmaya Dair 1960 sayılı İLO Sözleşmesi”ne de aykırılık teşkil etmektedir.
Uluslararası Radyasyondan Korunma Komisyonu (ICRP), Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA) ve Avrupa Enerji Topluluğu (AURATOM) gibi birçok uluslararası kuruluşun ilke olarak radyasyon kaynaklarıyla çalışanların günlük çalışma sürelerini olabildiğince asgari seviyeye indirilmesi tavsiyesinin gereği yapılmalıdır.
Tüm sağlık çalışanlarına geçmişe etkili olarak yıllık 90 gün yıpranma payı hakkı verilmesi, tüm ek ödemelerin emekliliğe yansıtılması ve ücretlerinin iyileştirilmesi tüm sağlık çalışanlarının olduğu gibi radyoloji çalışanlarının beklentilerinin başında gelmektedir.
İnsan onuruna yaraşır bir yaşam ve çalışma koşullarının sağlanması için birlikte mücadele dileğiyle tüm radyoloji çalışanlarının Dünya Radyoloji Gününü kutlarız.” /BSGMEDYA