HDP Çorum İl Eş Başkanı Ümit Küçükbayatlı, Maraş Katliamı’nın 40 yıldır kapanmamış bir yara olduğunu söyledi

20 Aralık 2018

Halkların Demokrasi Partisi (HDP) Çorum İl Eş Başkanı Ümit Küçükbayatlı, Maraş Katliamı’nın 40 yıldır kapanmamış bir yara olduğunu belirterek, ‘40 yıl sonra katliamda yitirdiğimiz canları anarken; planlayanları, organize edenleri ve uygulayan katilleri lanetliyoruz.’dedi.

Küçükbayatlı; ‘Bizler 40. yılında Maraş Katliamını anarken, farklılıkların özgürce birlikte yaşadığı demokratik bir Türkiye idealini savunuyoruz. Yeni Maraşlar olmasın, Bir Daha Asla demek için, yakın tarihimizin diğer karanlık sayfaları gibi Maraş Katliamıyla yüzleşilsin, hakikatler açığa çıkarılsın istiyoruz. Gerçeklerle yüzleşilmediği, sorumluları açığa çıkarılıp yargılanmadığı sürece Maraş kanamaya devam edecektir.’dedi.

HDP İl Eş Başkanı Ümit Küçükbayatlı, Maraş Katliamı’nın 40.yıldönümü vesilesiyle yaptığı açıklamasında şunları söyledi.

‘Bundan 40 yıl önce, 19-26 Aralık 1978 tarihleri arasında Maraş’ta Alevileri hedefleyen bir katliam gerçekleştirilmiştir. Bir hafta boyunca süren olaylarda resmi rakamlara göre 111 vatandaşımız katledilmiş, 176 kişi yaralanmış, 210 ev ile 70 işyeri tahrip edilmiştir.

Katliam sırasında adeta şehri zapt eden saldırgan grup, her hangi bir müdahale ile karşılaşmaksızın işaretlenmiş olan Alevi evlerine girmiş, yakaladığı insanları öldürmüş, kadınlara tecavüz etmiş, evleri yağmalayarak mallara el koymuş ve bütün bunlar gerçekleşirken kolluk kuvvetleri seyirci kalmakla yetinmiştir.

Birileri bu katliamı gizlemek için 40 yıldır çeşitli yalanlar uydurmaktalar. Maraş’ta yaşananların bir sağ-sol, Alevi-Sünni çatışması ya da karşılıklı öldürme olduğunu söyleyerek; faille mağduru eşitlemeye çalışmaktalar. Öldürülenlerin yüzde 98’inin Alevi olması, katledilenlerin büyük kısmının tümüyle savunmasız çocuk, kadın, yaşlı insanlardan oluşması iddia edilen çatışma yalanını boşa çıkarmaktadır.

Aynı şekilde “yaşananlar provokasyondu, dış güçlerin tahriki sonucunda gerçekleşti” diyerek kendi sorumluluklarını ve suçlarını gizlemeye, kamu vicdanında kendini aklamaya çalışanlar var. Başta dönemin resmi yetkilileri olmak üzere, siyasi parti görünümlü sivil faşistler ve onların uzantıları bu katliamdaki sorumluluklarını gizleyemezler. Üzerinden 40 yıl değil, 40 bin yıl geçse Alevilerin toplumsal hafızasında lanetle anılmaya devam edeceklerdir.

Maraş Katliamıyla: hem Alevilere, Kürtlere ve solculara bir mesaj verilerek, Türk-İslam kimliği dışında kimliklerin kendini ifade etmesine rejimin tahammülünün olmadığı söylenmiş; hem Türkiye’nin demokrasi, sosyalizm ve sol değerlerle buluşması engellenmek istenmiş; hem de Türkiye’de bir kaos ortamı yaratılıp, sıkıyönetim ilan edilmesine, askeri bir darbe yapılmasına zemin hazırlanmıştır.

Maraş Katliamı, Türkiye’de rejim karakteristiğini bütün yönleriyle ortaya koyan en tipik, en önemli olaylardan biridir. Rejimin Alevi nefretini, Kürt düşmanlığını, Solun yükselişine karşı endişesini; emekten, özgürlükten, demokrasiden ve eşitlikten korkusunu en çıplak bir şekilde gördüğümüz olaylardan biridir. Bundan dolayı bugüne kadar aydınlatılamamış, hatta katiller “cezasız” kalmış zaman içerisinde salıverilerek mükâfatlandırılmıştır.

Katliamın amaçlarından birinin Alevi nüfusu Maraş’ta azaltmak (adeta Alevisizleştirmek) olduğu anlaşılmaktadır. 1978’de şehirde nüfusun yarısını oluşturan Aleviler, bugün şehrin yüzde 10’unu bile oluşturmamaktadır. Bunun sistemli bir iskân, demografik mühendislik politikası olduğu, yeni inşa edilen mülteci kampıyla daha da anlaşılmıştır.

Bizler 40. yılında Maraş Katliamını anarken, farklılıkların özgürce birlikte yaşadığı demokratik bir Türkiye idealini savunuyoruz. Yeni Maraşlar olmasın, Bir Daha Asla demek için, yakın tarihimizin diğer karanlık sayfaları gibi Maraş Katliamıyla yüzleşilsin, hakikatler açığa çıkarılsın istiyoruz. Gerçeklerle yüzleşilmediği, sorumluları açığa çıkarılıp yargılanmadığı sürece Maraş kanamaya devam edecektir.

Maraş Katliamını unutmayacağız, unutturmayacağız!’ /BSGMEDYA

Yorumlar