Çorum’un tanınmış simalarından, Köy Enstitülü emekli eğitimci merhum Cahit Bellek’in oğlu sigortacı Ahmet Yüksel Bellek, CHP’den milletvekili aday adaylığını açıkladı.
Çorum’un tanınmış simalarından, Köy Enstitülü emekli eğitimci merhum Cahit Bellek’in oğlu sigortacı Ahmet Yüksel Bellek, CHP’den milletvekili aday adaylığını açıkladı. Ahmet Yüksel Bellek, CHP İl Binası’nda düzenlediği basın açıklaması ile aday adaylığını kamuoyuna duyurdu. Basın toplantısına; CHP İl Başkanı Ümit Er, Merkez İlçe Başkanı Ulaş Tokgöz, İl Kadın Kolları Başkanı Kamile Anar, İl Gençlik Kolları Başkanı Onur Topkül, Merkez İlçe Gençlik Kolları Başkanı Uğur Eke, İl ve Merkez İlçe yöneticileri, belediye meclis üyeleri ile çok sayıda partisi katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan İl Başkanı Ümit Er, Millet İttifakı olarak yola çıkan 6’lı Masa’nın, genel seçimler öncesi mutabakat metnini Ankara’da coşkulu bir toplantı ile açıkladığını belirterek, “Yarının Türkiyesi İçin Ortak Politikalar Mutabakat Metni”nin Türkiye’nin tüm sorunlarına çözüm üretecek özellikte hazırlandığını, Millet İttifakı’nın ve CHP’nin ülkeyi yönetmeye hazır olduğunu dile getirdi. CHP’de aday adaylarının tanıtım toplantılarının ve müracaatlarının başladığını bildiren Ümit Er, aday adaylığını ilk olarak açıklayan Ahmet Yüksel Bellek’e başarılar diledi.
Ahmet Yüksel Bellek ise, “Cumhuriyetimizin 100. yılında yeniden demokrasiye ve yeniden Mustafa Kemal Atatürk ün ilke ve devrimleri ile yönetilen, aydınlık güneşli güzel günler göreceğimize inancım tamdır” dedi. Bellek, “Ticaret hacmi ile komşu vilayetleri kat be kat geride bırakan ilimiz Çorum, hava alanı olmadan, demiryolu ağına kavuşmadan asla sağlıklı olarak gelişimini sürdüremeyecektir. Sizlere kamuoyu önünde söz veriyorum. Üyesi olduğum kadar milletvekili aday adayı olmaktan şeref duyduğum Cumhuriyet Halk Partisinden seçilerek Millet Meclisine girdiğim andan itibaren bütün enerjimi hava alanı ve demir yolunu ilimize kazandırmak için harcayacağım” ifadesini kullandı.
Milletvekili Aday Adayı Ahmet Yüksel Bellek, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Ülkemiz, 200 yıllık köklü bir demokrasi geçmişine sahiptir. Cumhuriyeti kuran devrimci kadroların bizlere bıraktığı bilinç, ‘Egemenliğin kayıtsız şartsız milletin’ olduğu sağlam bir temel üzerinde şekillenmiştir. Ve Cumhuriyetimizi kuran devrimci kadrolar bizlere kuvvetler ayrılığının ne kadar önemli olduğunu her fırsatta öğüt vermiştir. Yasama, Yürütme ve Yargı erklerinin, yani kuvvetler ayrılığı ilkesinin demokrasimizin bel kemiğini oluşturduğunu çok iyi biliyoruz. Özetle, Ulusal egemenlik, yani halkın kendi kendini yönetebilmesi, halkın hakimiyeti demektir. Cumhuriyeti kuran devrimci kadrolar Kurtuluş Savaşı sonrası bizlere ülkemiz topraklarının yanı sıra aynı zamanda bir hukuk devleti armağan etmiştir. Hukuk devleti anlayışında devletin organlarının tamamen kurallar ve yasalar ile yönetilmesi esastır. Buna göre; yasama yürütme ve yargı anayasaya göre uygulanmalıdır. Anayasanın, yasaların askıya alınması; millet iradesini yok saymak demektir. Bugün maalesef ki egemen olan anlayış Anayasayı tanımayan, yasaları yok sayan bir anlayıştır.
Örneğin; ülkemizin, Anayasa Hukuku alanında söz sahibi olan tüm akademisyenleri bir kişinin en fazla iki defa Cumhurbaşkanı olabileceğini söylemektedirler. Ve bu bir anayasa hükmüdür. Anayasa tanımazlık ancak dünya demokrasi tarihinde askeri darbelerde olur. Ve bu çok kötü bir yönetim şeklidir. Ya da seçimler marifeti ile çoğunluğun oylarıyla seçilip millet iradesinin tecellisi olan Millet Meclisinin tüm yetkilerini kendinde toplayan, her türlü konuda tek kişinin, tek bir adamın yetkili olduğu bir yönetim modelidir. Bunun adı ne başkanlık, ne yarı başkanlık ne de Cumhurbaşkanlığı yönetim sistemidir. Bu yasama yürütme ve yargının tek bir kişinin iki dudağının arasında olma durumudur ki biz buna ancak mutlakiyet diyoruz. Ülkemiz yapılacak olan seçimlerle ya çok partili demokratik parlamenter sistemi tercih edecek, ya da tüm yetkilerin tek adam da toplandığı bir mutlak monarşi ile orta çağ karanlığına mahkum olacaktır. Bizler; Atatürk, İsmet İnönü ve yol arkadaşlarının bıraktığı; Cumhuriyeti kuran devrimci kadroların emaneti olan parlamenter demokrasiyi savunuyoruz. Hukuk devletini, eşit yurttaşlığı savunuyoruz. Sadece kendisini ve kendi döneminin yarattığı zenginlikle sarhoş olmuş, halktan kopuk bir avuç sermayenin gösteriş içinde yaşayan saray hukukunu değil, Halkın, ezilenin, üretenin, yoksulun, yani hakkı hukuku koruyan bir demokrasiyi savunuyoruz. Cumhuriyetimizin 100. yılında yeniden demokrasiye ve yeniden Mustafa Kemal Atatürk ün ilke ve devrimleri ile yönetilen, aydınlık güneşli güzel günler göreceğimize inancım tamdır.
İlimiz 20 yıllık AKP iktidarı boyunca hak ettiği kamu yatırımlarından yeteri kadar maalesef yararlanamamıştır. Göz kamaştıran bir başarıya imza atmış önemli bir sanayimiz mevcuttur. Küçük ve orta ölçekli işletmelerin girişimcilik ruhuyla destanlar yazdığı, adına da ‘Çorum modeli’ denilen ruh, hep özel sektörün kendi çabası ile günümüze gelmiştir. Ticaret hacmi ile komşu vilayetleri kat be kat geride bırakan ilimiz Çorum, hava alanı olmadan, demiryolu ağına kavuşmadan asla sağlıklı olarak gelişimini sürdüremeyecektir. Sizlere kamuoyu önünde söz veriyorum. Üyesi olduğum kadar milletvekili aday adayı olmaktan şeref duyduğum Cumhuriyet Halk Partisinden seçilerek Millet Meclisine girdiğim andan itibaren bütün enerjimi hava alanı ve demir yolunu ilimize kazandırmak için harcayacağım. İlimiz Çorum’u adından övgü ile söz ettiren bir turizm şehri yapmanın en önemli koşulu ulaşım olanaklarının erişilebilir olmasından geçmektedir. İlimizin gastronomi, tarih, doğa ve inanç turizmi ile zirveye çıkması için ulaşılabilir olunması çok önemlidir. İlimizin bütün mahallelerini cadde cadde, sokak sokak, ilçelerimiz ve köylerimiz ile bir bütün olarak görüyorum. Çocuklarımızın gözlerindeki yaşama sevincinin kaybolmasını istemiyorum. Gençlerimizin işsiz kalmasını istemiyorum. Hukukun, hoşgörünün, çoğulculuğun, özgürlüğün, eşitliğin, kuvvetler ayrılığının egemen olduğu, Kadına, çocuklara yönelik şiddetin olmadığı bir Türkiye için, Köy Enstitülü öğretmen bir babanın evladı olarak, Köylerimizde sürdürülebilir bir yaşamı Şehirlerimizde huzur dolu güvenli bir geleceğin partimizin iktidarı ile mümkün kılacağımıza söz veriyorum.” /BSGMEDYA
|
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |