• https://www.facebook.com/bsgmedya@hotmail.com
  • https://www.twitter.com/bsgmedya@hotmail.com

NÖBETÇİ ECZANELER
ULUSAL GAZETELER
BİR KİTAP

Eğitim-Senliler, Ensar Vakfı Karaman Şubesi’nde yaşanan çocuklara yönelik cinsel istismar olayını protesto ederken, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ramazanoğlu’nu da istifaya davet ettiler

‘ÇOCUK İSTİSMARININ
ÜSTÜ ÖRTÜLMESİN’



Eğitim-Sen Çorum Şubesi, Ensar Vakfı Karaman Şubesi’nde yaşanan çocuklara cinsel istismar olayını protesto etti.
Saat 17.45’de Çorum Park önünde toplanan Eğitim-Sen üyeleri çocuk istismarını attıkları sloganlarla protesto ederlerken, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu’nu da istifaya davet ettiler.

Türkiye’yi sarsan çocuklara cinsel istismar olayına karşı Eğitim-Sen Çorum Şubesi sessiz kalmadı. Eğitim-Sen üyeleri dün saat 17.45’de Çorum Park önünde toplanarak sloganlarla olayı protesto ederlerken, bir basın açıklaması yapan Eğitim-Sen Çorum Şube Başkanı Mehmet Öztürk, olayın peşini bırakmayacaklarını, takipçisi olacaklarını ve bundan sonra yaşanabilecek çocuk istismarı olaylarını kamuoyu ile paylaşacaklarını belirterek, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nu Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu’nu görevden almaya davet etti.

BAKAN RAMAZANOĞLU’NU İSTİFAYA ÇAĞIRDILAR

Açıklamasında; “Karaman’da Ensar Vakfı ve Karaman Anadolu İmam Hatip ve İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği’ne (KAİMDER) yakın kişilerin kiraladığı evlerde kalan 9 ve 10 yaşlarındaki 45 erkek öğrencinin, etüt öğretmeni M.B. tarafından cinsel istismara maruz kaldığı haberlerine hemen hemen her gün bir yenisi ekleniyor.” diyen Öztürk; “Türkiye’de ne yazık ki kamu denetiminden uzak dini vakıflar ve kuruluşlar aracılığı ile eğitim adı altında yapılan faaliyetlerin sonuçları can yakmaktadır. Karaman, Aydın ve Osmaniye’de yaşanan cinsel istismar vakaları, gönüllülük adı altında dini eğitim veren kurum ve kuruluşlarla ilgili kamu denetimine ne kadar ihtiyaç olduğunu göstermektedir.” şeklinde konuşurken şunları söyledi; “Çocuk istismarı ve ihmalinin toplumumuzda ne denli ciddi ve bir o kadar da örtük kalmış bir olgu olduğunu, istismarı önlemeye, ortadan kaldırmaya yönelik çalışmaları yaşama geçirmenin ne denli yaşamsal olduğunu bir kez daha göstermiştir.

Türkiye’de çocuk haklarından bahsetmek bile başlı başına sıkıntılı bir konu haline gelmişken, ülkemizde çocuk haklarını merkezine almayan politikalar üretilmektedir. Ülkemizde yargı kararları ve uygulamaları cinsel istismara uğrayan çocuklara ne yazık ki istismarcılar kadar zarar vermektedir. Bu konuda olan birçok olay örtbas edilmekte, cinsel istismar suçu işleyen sanıklar adeta yargı kararları ile korunmaktadır. Yetmezmiş gibi Diyanet, verdiği fetvalarla çocuk istismarı konusunda erkek egemen düzenin çürümüşlüğünü ortaya koymayı görev edinmiş haldedir.”


‘TECAVÜZCÜYÜ AKLAMA TELAŞINA DÜŞTÜLER’

Çocuk yaşta evlendirme sayısının hızla artması kaygı verici olduğunu ve AKP hükümetinin izlediği politikaların çocuk istismarı, pedofili ve ensestin yaygınlaşmasına hizmet ettiği görüşünü savunan Öztürk, çocuğa yönelik cinsel sömürü alanında çalışan Çocuk Fuhşu, Çocuk Pornografisi ve Cinsel Amaçlı Çocuk Ticaretine Son (ECPAT) kuruluşunun geçtiğimiz günlerde yayınladığı rapor bunun en açık göstergesi olduğunu belirtirken açıklamasını şöyle tamamladı; “Son olarak, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu, Ensar Vakfı ve tacizci öğretmeni “Buna bir kere rastlanmış olması hizmetleri ile ön plana çıkmış bir kurumumuzu karalamak için gerekçe olamaz.” sözleriyle sistematik olmayan tecavüzü suç saymadıklarını itiraf etti. Hükümet bütün kurumları ve yandaş medya aracılılığı ile canhıraş bir şekilde Ensar Vakfı ve tecavüzcü öğretmeni aklama telaşına düşerek, neredeyse cinsel istismara uğramış çocukları suçlayacak bir pozisyon almıştır. Ancak çürümüş sistemlerinin kokusunu örtbas edemeyeceklerdir.”

Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası olarak bizler; bu ve benzeri vakaların bir daha yaşanmaması için kalıcı çözümlerin bir an evvel hayata geçirilmesini, hukukun tecavüzcüleri korumak yerine adaleti tesis etmesini ve Ensar Vakfı başta olmak üzere denetimden uzak olan dini vakıf ve cemaat evlerin derhal kapatılmasını talep ediyoruz. ” Bir kereden bir şey olmaz” anlayışı içerisinde olan Aile ve Sosyal Politikalar bakanını istifaya davet ediyoruz. Mahkemelerin, çocukları ilgilendiren cinsel sömürü davalarında kararlarını verirken Türkiye’nin kabul ettiği sözleşmeleri hayata geçirmesinin insani yükümlülük olduğunu hatırlatıyoruz, çocuk istismarı ile ilgili davaların takipçisi olacağımızın bilinmesini istiyoruz.” (bsgmedya/Fatih Uysal)                          



1101 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI