Eğitim Sen Şube Başkanı Öztürk, Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Kadir Söngüt’ün 204 öğretmene karşı söylediği sözlere sert tepki gösterdi:

HİÇ KİMSE ADAY ÖĞRETMENLERİ TEHDİT EDEMEZ

Eğitim Sen Çorum Şube Başkanı Mehmet Öztürk,  Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Kadir Söngüç’ün Çorum’daki 204 öğretmene karşı küçük düşürücü sözler sarfettiğini belirterek, ‘Hiç kimse bir başkasına küçümseyici, küçük düşürücü, söz söyleme hakkına sahip değildir. Mesleklerine bin bir zorlukla başlayıp atanan genç öğretmenlerimizi tehdit etmek, üst perdeden konuşmak, akıl vermek, kimsenin üzerine vazife değildir.’dedi.

Eğitim Sen  olarak, konunun takipçisi olduklarını belirtirken, Milli Eğitim Müdürlüğü’nü konu ile ilgili gerekli yasal çalışma yapmaya davet eden Öztürk,  açıklamasında şunları söyledi:

‘Kamu görevine yeni başlayıp öğretmen olarak atanan 204 öğretmen arkadaşımızın hakları ne ise bir müdürün hakkı da o kadardır. Hiç kimse bir başkasına üstünlük kurma girişiminde bulunamaz.  

Cuma günü toplantı sırasında kullanılan ifadelerden öğretmenlerimiz ve kamuoyu çok rahatsız olmuştur. Kadir Söngüt’ün görevlerine yeni başlayan öğretmelere yönelik tehditkar tutumunda geçen ifadelerden “Aday öğretmenliğiniz kaldırılırken sınavınızı ben yapacağım, dikkatli olun...” diyerek öğretmenleri açıkça tehdit etmiştir. Bir defa öğretmenlerin adaylığının kaldırılıp kaldırılmayacağını Kadir Söngüt karar veremez. Adaylık kaldırılma şartlarını taşıyan herkesin adaylığı kalkar. Bu da ilgili yasal düzenlemede açıkça ifade edilmiştir. Bu yaklaşım biçimi ile suç işlenmiştir.

‘KADİR BEY KENDİ KENDİNE
İSLAM ŞARTI KOYAMAZ’

Yine kullanılan ifadelerde  “İslamın şartı altı olsaydı, altıncısı haddini bilmek olurdu, yedincisi haddini bilmeyenlere haddini bildirmek...Şimdiden alışın bu laflara ki daha sonra Milli Eğitim Müdürü sizi fırçalarsa alışmış olursunuz...” demektedir. Öncelikle Kadir Bey kendi kendine İslam şartı koyamaz, İslamın şartları zaten konulmuştur. İkincici böyle laflara ve fırçaya alışın demek tam bir fiyaskodur. Hiç kimse öğretmeni bırakın sıradan bir bir insanı dahi fırçalama hakkına sahip değildir.

Kadir Bey daha da ileri giderek“ Herkes ajandasını havaya kaldırsın, herkes cep telefonunu havaya kaldırsın, herkesin adroid telefonu olsun...Öğrenciler bu telefonları görünce sizin kaliteli öğretmen olduğunuzu anlar...” gibi ifadeler kullanılması 204 genç öğretmen arkadaşımıza yönelik küçük düşürücü, hakaret içeren bir yaklaşımdır. Bu yaklaşım biçimini yasalar kimseye tanımamıştır. Kendisi bu hakkı ve rahatlığı nereden alıyor buna merak ediyoruz. Öğretmenlik kalitesini cep telefonu düzeyine indirmek pedogojik ve bilimsel olmadığı kadar da insani değildir. Bu yaklaşım biçimi bize Nasreddin Hoca’nın “Ye kürküm ye” sözünü hatırlatmıştır. Öğretmenlikteki kalite böyle ölçülmez, kalite ancak ve ancak bilimsel yöntemlerle ölçülür. Öğrencilere verilen insani, ahlaki ve evrensel değerlerle ölçülür.

EĞİTİM SEN OLARAK KONUNUN
TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ.

 Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 10. Mad “Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din,mezhep ve benzeri sebeplerle ayrım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir. Hiç bir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanımaz.” denmektedir.

Öğretmenliğe yeni başlamış  arkadaşlarımıza yönelik yapılan bu tutumun şahitleri orada bulunan 204 öğretmen ve Çorum BİLSEM Müdürü olmuştur.

Eğitim Sen olarak konunun takipçisi olacağız. Ve Milli Eğitim Müdürlüğü’nü konu ile ilgili gerekli yasal çalışma yapmaya davet ediyoruz.’ (Haber Merkezi)

Yorumlar